Hayal kırıklığı: Umut vadeden yaşlanma karşıtı ilaç beklentileri karşılayamadı
Hayvan çalışmalarında yaşlanmayı yavaşlatabileceğine dair umut verici sonuçlar veren ve son yıllarda popülerleşen yaşlanma karşıtı ilaç rapamisin, insanlarda yapılan çalışmalarda ne yazık ki aynı başarıyı gösteremedi.
Mevcut insan çalışmaları ve klinik deneyler üzerine yapılan yeni bir eleştirel inceleme, ilacın sağlıklı yetişkinlerde etiket dışı, düşük dozda kullanımına dair kanıtların zayıf, tutarsız ve kesin olmaktan uzak olduğunu ortaya koydu.
Bu durum, rapamisinin mucizevi bir gençlik iksiri olabileceği yönündeki beklentileri şimdilik boşa çıkarıyor.
RAPAMİSİN NEDİR VE NEDEN POPÜLER OLDU?
Sirolimus olarak da bilinen rapamisin, aslında 1970'lerden beri organ nakli gibi durumlarda bağışıklık sistemini baskılamak için kullanılan bir ilaçtır.
Hücre büyümesini, bölünmesini ve otofajiyi (hücrenin kendi kendini temizleme ve onarma süreci) düzenleyen mTOR adlı hücresel bir yolu engellediği için, bazı klinisyenler tarafından yaşlanmayı yavaşlatmak amacıyla etiket dışı, düşük dozlarda denenmeye başlanmıştı.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, rapamisinin mTOR'u inhibe ederek hem yaşam süresini hem de sağlıklı yaşam süresini (hastalıksız geçen yıllar) uzatabileceğini göstermişti. Bu da ilaca olan ilgiyi bir anda artırmıştı.
İNSAN ÇALIŞMALARINDAKİ KARIŞIK SONUÇLAR
Ancak yeni inceleme, insanlarda elde edilen sonuçların karmaşık bir tablo çizdiğini gösteriyor. Örneğin, bazı çalışmalar düşük doz rapamisinin yaşlı yetişkinlerde bağışıklık fonksiyonunu artırabileceğini ve aşı yanıtlarını iyileştirebileceğini öne sürerken, daha büyük takip çalışmaları bu bulguları tutarlı bir şekilde tekrarlayamadı.
Kas sağlığına ilişkin kanıtlar da tutarsızdı; bazı çalışmalar ilacın egzersiz sonrası protein sentezini azaltabileceğini öne sürerken, diğerleri herhangi bir etki bulamadı.
Yaşlı yetişkinlerde yapılan küçük bir çalışma ise sekiz haftalık kullanımın ardından önemli bir metabolik fayda bulamadı; hatta trigliserit artışı gibi potansiyel olarak endişe verici bazı metabolik değişiklikler gözlemlendi.
BİYOLOJİK YAŞ VE DİĞER ETKİLER
Küçük bir çalışmadan elde edilen modelleme verileri, rapamisin kullananların biyolojik yaşlarını yaklaşık dört yıl azalttığını tahmin etse de araştırmacılar bunun doğrudan ölçümlere dayanmadığı için "kesin olmadığını" belirtiyorlar.
Bilişsel gerileme veya Alzheimer hastalığı üzerindeki etkilerini araştıran insan deneyleri ise henüz tamamlanmadı.
Rapamisinin kardiyovasküler hastalık ve kanser riski üzerindeki etkisine dair insan verileri de oldukça sınırlı.
Yüksek dozda ilacı kullanan organ nakli hastalarından elde edilen bazı olumlu bulgular olsa da bunların düşük doz rejimleri alan sağlıklı yetişkinler için geçerli olup olmadığı bilinmiyor.
UZMANLARIN SONUCU: "KANITLAR YETERSİZ"
Özetle, rapamisin hayvan araştırmalarına dayanan en umut verici yaşlanma karşıtı ilaçlardan biri olsa da mevcut araştırmalar insanlarda yaşlanmayı yavaşlattığı sonucuna varmak için yetersiz.
İncelemeyi yapan araştırmacılar, mevcut çalışmaların küçük örneklem büyüklükleri, kısa çalışma süreleri, uzun vadeli sonuç verilerinin eksikliği ve karışık bulgular gibi önemli sınırlamalarının altını çiziyor.
Araştırmacılar, "İnsanlardaki veriler, rapamisin veya analoglarının sağlıklı yaşlı yetişkinlerde yaşlanmayı geciktirmede etkili bir seno-terapötik (yaşlı hücreleri temizleyen) olduğunu henüz ortaya koymamıştır" sonucuna varıyor.
DİKKATLİ OLUNMASI GEREKİYOR
Bu nedenle, rapamisinin insan yaşlanmasına nasıl ve ne şekilde katkıda bulunduğunu daha iyi belirlemek için daha geniş kitlelerle daha ileri çalışmalar yürütülene kadar, ilacın yaşlanma karşıtı amaçlarla etiket dışı kullanımı konusunda dikkatli olunması gerektiğini vurguluyorlar. Mevcut kanıtlar, ilacın bu amaçla kullanımını desteklemek için henüz yeterli değil.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.