Huawei Mate 10 ve Yapay Zeka Teknolojisi

Pazarlama stratejisini yapay zeka teknolojisi üzerine kurgulayan Huawei Mate 10, tanıtımından 5 ay sonra başarıya ulaştı mı? Pazarlama departmanlarının dikkatsizce belirlediği odak noktalarının çok sayıda örneğine tanıklık ediyoruz. Birçok muadil modelde olduğu halde hala alüminyum kasa veya çift ön kamera gibi oldukça teorik bir teknoloji argümanına dayandırılarak sunulan büyük büyük markalar...

Bu noktada özellikle ‘yerli’ üreticilerin hayal kırıklığı uyandıran hamleleri dikkate değer. Beş ay kadar önce duyurulan Huawei Mate 10 ise merak uyandırıcı ve bir miktar yeni gibi görünen ‘AI’ yani ‘yapay zeka’ terimi ile teknoloji endüstrisinde farklı noktalara yöneldi. Gerçek şu ki AI telefonlar yeni değil.

Yaklaşık 5 senedir ana akım telefonlarda bu özelliği belli ölçülerde görüyoruz. 2012’de gelen Apple Siri, Google’ın ‘Now’ denemesi en çok bilinen yazılım konu başlıkları… Öte yandan tamamen AI’ye odaklı bir cihaz veya şirket söz konusu değildi. Huawei Mate 10 bu noktadaki açığı fark ederek pazarlama stratejisinin odağını belirledi.

Huawei Mate 10’nun gerçek dünyadaki fotoğraf performansı övgü aldı. NPU özelliği de sevildi. Üstelik Mate 10 Pro’daki yapay zeka teknolojisi ile yapılan Porsche testi, geçtiğimiz ay düzenlenen Mobile World Congress’te büyük ses getirdi. Söz konusu test, akıllı telefonun bir telefoto fotoğraf makinesine takılması, ardından da gerçek zamanlı olarak nesneleri tanıyıp tanımadığına yönelikti. Test çok başarılı geçti.

Yüksek doğrulukta görüntü tanıma

NPU sayesinde Mate 10 Pro, yüksek doğrulukta görüntü tanıma özelliği sunarken bu durum, otomotiv endüstrisi açısından da dikkat çekici argümanlar taşıdı. Milisaniyelerle ölçülebilen trafik kazaları öncesi reflekslere yönelik Huawei’nin teknolojilerinin hayat kurtarabileceği öngörüsü kamuoyunda yer buldu. En nihayetinde ise akıllı telefon yazılımları, teknoloji ve hayatı sadece mobil endüstrisi açısından dönüştürmemeye kararlı görünüyor.